DEPREM

Çocuklarımıza Nasıl Davranalım?

Neler Söyleyelim?

Neler Söylemeyelim?

         6 Şubat 2022'de sabaha karşı canım ülkem çok büyük bir felaketi yaşadı. Bazı otoritelerin Asrın Felaketi dediği, enkaz çalışmalarının hala devam ettiği bu afette binlerce canımızı yitirdik ve onbinlerce yaralımız bulunmaktadır. Tarihinde bir çok savaş ve Doğal Afet görmüş Türk halkı, dayanışmanın seferberliğin, birlik ve beraberliğin, acı ve duygu paylaşımının en muazzam örneklerini karşımıza çıkarmıştır. Söz konusu 10 ilimizde yaşanan bu felaketin duygusal etkilerini bizler çok yoğun bir biçimde yaşarken, gün içerisinde evde, TV'de Sosyal Medya'da Deprem haberleri  böylesine yoğunken, gözümüzden sakındığımız evlatlarımızın ruh sağlığını nasıl koruyacağımız konusunda bazı noktalara değinmek istiyorum.

1. Eğer varsa yakınlarını kaybeden çocukları sarıp sarmalayın, duyguların yoğun yaşandığı ortamlarda bulundurmayın, ama dikkatini dağıtıp mutlu etmeye de çalışmayın. Üzmemek için konuyu açmama, kapatma çabasına girmeyin. Çünkü o zaten üzgün. Siz onun üzüntüsünü hissedin ve bunu paylaşın.

2. Çocuklar doğal afete ilişkin bilgiye sahip olmadıkları için çok soru sorabilirler. Sorularına cevap arayarak ne yaşandığını anlamaya çalışıyorlar. Depremin tekrarlayan birşey olup olmadığını,hep böyle çok sallayıp sallamayacağını bilmediğinden "Bir daha olacak mı?" diye soruyorlar. Sorularına mutlaka cevap verin. Depremi doğal afet olarak anlatın. "Bilmiyorum", "inşallah olmaz" ya da "söyleme böyle şeyler" gibi ifadeler kullanmayın.

3. Depremle ilgili bilgi verin. "Büyük depremler sonrası biriken enerjinin çıkması için artçı deprem denilen küçük depremler olabiliyor. Olması gerekiyor, Bugüne kadar pek çok kere oldu. Bazılarını hissettik bazılarını hiç hissetmedik. Merak etme bulunduğumuz yer güvenli ve biz beraberiz." mesajını verin.

4. Sorularına kısa cümlelerle cevap verin. "Binalar yıkıldı mı?" "Evet yıkılan binalar oldu. Ülkemizden ve yurt dışından pek çok insan deprem bölgelerinde afetzedelere yardım ediyor. Yardım, yiyecek, battaniye vb. ulaştıran iyi insanlar var. Hatta biz de yardımda bulunalım." Detayları anlatmayın ama mutlaka gerçeği söyleyin. Deprem konusunu geçiştirmeyin. Dikkatini dağıtarak konuyu kapatmayın. "Şu illerde oldu, herkes seferber oldu, yardım çalışmaları başladı." Geri kalan herşey hakkında çocuk sordukça detaya girmeden bilgilendirmeye çalışın.

5. Lütfen çocuklara haberleri izletmeyin. Depremi sürekli gündemde tutmayın. Onun yanında depremle ilgili konuşmayın. "Göçük altındalar. soğukta dışarıda kaldılar, uykuda yakalandılar" gibi ifadeler kullanmayın. Bu çocuklarınızın uyku saatlerinin gecikmesine ve aşırı kaygılı bir kişilik geliştirmesine sebep olabilir.  

6. Üzgün değilmiş gibi davranmayın. Korkunuzu üzüntünüzü ifade edin ancak kaygılı davranmayın. O da üzülecek, korkacak, bunun normal olduğunu söyleyin. Üzüntüsünü ve korkularını dile getirmesine yardım edin. Unutmayın güvende hissetmek için size ihtiyacı var. O'nun sizin üzüntünüze saygı duyup uslu uslu durmasını, ya da sizi sakinleştirmesini beklemeyin, siz onu sakinleştirin.

7. Hayatınıza hiçbirşey olmamış gibi devam edemeyeceğinizi çok zor günler yaşandığını anlatın. Desteğe ihtiyacı olanlar için neler yapabileceğinizi her beraber konuşun.

8. Depremde ya da depremi duyduklarında neler yaşadıklarını hissettiklerini akıllarından neler geçtiğini çok defa sorun farklı kişilere anlatmasını sağlayın. Biz de konuştukça rahatlamıyor muyuz?

9. Belki de en önemli madde; Her konuşmada güvende olduğunuzu, onu koruyacağınızı söyleyin. Bundan sıkılmayın. Bir çocuğun en çok ihtiyaç duyduğu şey sevgi ve güvendir.  Ona daha çok sarılın.

10. Çocuğunuzun aşırı kaygılı durumunun onun başedemeyeceği düzeye geldiğini düşünüyorsanız, Okul Psikolojik Danışmanından yardım alabileceğinizi sakın unutmayın  !

Bu süreci ülkece birlikte atlatacağız.

Sevgiler

Okul Psikolojik Danışmanı

Nurgül ÇAYIRLI